Zift,
Senin kurban olduğum ciğerlerine her gün defâlarca çektiğindir
Zift, karadır
Zehirdir
Pistir
Simsiyahtır
Zift,
Seninle üzerinde mutlulukla yürüdüğümüz yolların özüdür
Aslında,
Hep bir yanımızda olandır
Gözümüzden kaçandır
Hayatlarımızın mehtâblı yarısıdır
Zift,
Ölümdür
Ve ölüler ne sever susmayı!
Haklı bir mağrur gülüş
Çürüyen dudaklarındaki son sevgilidir
Onlar için bu ölüş
Kâinatla bitmeyen bir sevişmedir
Yani demem o ki;
Zift,
Kopkoyu bir suskunluktur
Bitmeyen bir soğuk,
Olmayacak umuttur
Binlerce çocuğun
Çocukluk bellediği günlerdeyiz
Ve bizim çocukluk bellediklerimizden
Yıllarca ötedeyiz
Bir garip his bu,
Bir bozulmayan sıra
Kıskançlıktır onca hıncımız
Bize nispet çocuklara
Zift,
Bu hınçtır
Tavsiyelere bulanmış pranga
Ana yüzlü şeytandır